Silopya

Silopya/Silopi

3 kez sokağa çıkma yasağı ilan edilen Silopi’de ilk yasak 07.10.2015– 09.10.2015 tarihleri arasında 3 gün kesintisiz bir süre ile uygulandı. Cizre ile birlikte 14 Aralık 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasağı 37 gün aralıksız devam etti. 19 Ocak 2016’dan itibaren yasak gece saatlerinde devam etti. 5 Nisan 2016 tarihinden sonra 19 gün daha kesintisiz bir şekilde sokağa çıkma yasağı uygulandı. Yasak ancak 10 Nisan 2017’de tamamen kaldırıldı.Silopi, Cizre ile birlikte 14 Aralık 2015’te ilan edilen yasak sürecinde büyük bir saldırıya maruz kaldı. Belediye binası, okullar, hastane ve evler karargah olarak kullanıldı. Cumhuriyet İlkokulu, Süleyman Demirel İlkokulu, Yenişehir İlkokulu, Sevgi İlkokulu/23 Nisan Ortaokulu sokağa çıkma yasağı sürecinden karargah olarak kullanıldı.¹⁹ Çatışmalar yoğunluklu olarak Nur, Cudi, Başak ve Barbaros mahallelerinde meydana geldi. Yasağın gündüz saatlerinde kaldırıldığı 19 Ocak 2016 tarihine kadar 29 kişi yaşamını yitirirken 17 kişi de yaralandı. Silopi, Cizre ile birlikte 14 Aralık 2015’te ilan edilen yasak sürecinde büyük bir saldırıya maruz kaldı. Belediye binası, okullar, hastane ve evler karargah olarak kullanıldı. Cumhuriyet İlkokulu, Süleyman Demirel İlkokulu, Yenişehir İlkokulu, Sevgi İlkokulu/23 Nisan Ortaokulu sokağa çıkma yasağı sürecinden karargah olarak kullanıldı. Çatışmalar yoğunluklu olarak Nur, Cudi, Başak ve Barbaros mahallelerinde meydana geldi. Yasağın gündüz saatlerinde kaldırıldığı 19 Ocak 2016 tarihine kadar 29 kişi yaşamını yitirirken 17 kişi de yaralandı.

19 Şırnak ili Silopi ilçesi sokağa çıkma yasağı – meydana gelen hak ihlalleri tespit ve gözlem raporu, İHD, TİHV, Mezopotamya Hukukçular Derneği, Diyarbakır Barosu. 24 mart 2016.

Silopya

Bu süreçte yaşanan bazı ölüm vakaları, şu şekilde oldu:
• 19 Aralık 2015’te askeri tanklardan atılan top mermisinin Nuh Mahallesi’nde bulunan bir eve isabet etmesi sonucu, Reşit Eren (17) ve Axîn Kanat (16) isimli çocuklar yaşamını yitirdi.

• 19 Aralık 2015’te rejim güçleri tarafından açıldığı iddia edilen ateş sonucu, İbrahim Bilgiç (18) isimli genç göğsünden vurularak yaralandı. Silopi Devlet Hastanesinde tedavi altına alınan Bilgin, yaşamını yitirdi.

• 20 Aralık’ta Cudi Mahallesi’nde evinin damına çıkan 9  çocuk annesi 44 yaşındaki Ayşe Buruntekin isimli kadın, özel harekât polisleri tarafından açılan ateş ile vurularak yaşamını yitirdi.

• 21 Aralık’ta tanklardan atılan top mermilerinin bir eve isabet etmesi sonucu, evde bulunan Mehmet Mete Kutluk (11)
isimli çocuk, top mermisine ait şarapnel parçasının kafasına isabet etmesi sonucu ağır yaralandı. Hastaneye götürülmek istenen Mete, hastaneye yetiştirilemeden yaşamını yitirdi.

• 29 Aralık’ta Barbaros Mahallesi’nde telefonunu şarj etmek için evinden komşusuna gitmek üzere dışarı çıkan 2 çocuk babası Seyfettin Sidar’dan 4 gün boyunca haber alınmadı. Sidar’ın cesedi sırtından kurşunla vurulmuş halde sokak ortasında bulundu.

Silopya

• 30 Aralık’ta Nuh Mahallesi’nde yaşayan 4 çocuk babası ve Silopi’de esnaflık yaptığı öğrenilen İsmail Yevşan (55) isimli yurttaş, başından vurulmuş ve işkence edilmiş şekilde cansız bedeni bulundu. JÖH/PÖH elemanları mahlası ile bir sosyal medya hesabından paylaşılan ve Yevşan’a ait olduğu belirlenen bir fotoğrafa ulaşıldı. Fotoğrafta Yevşan’ın
başından vurulduğu, boynunda ip olduğu ve başında da asker ve polislerin beklediği görüldü.

• 31 Aralık’ta evinden komşusuna gitmek için çıkan Necati Öden (18) isimli çocuktan 3 gün haber alınamadı. 3. günde Öden’in kaçırılarak infaz edildiği ortaya çıktı. Sokağa çıkma yasağı sürecinde sıkça yaşanan olaylardan biri daha yaşandı. Öden’i katledenler resmini çekip sosyal medyada yayınladı.

Silopya- 2016

• Twitter hesabında @galip0617 ismini kullanan kişinin yaptığı paylaşımda, 4 gündür kendisinden haber alınmayan 4 çocuk babası 55 yaşındaki İsmail Yevşan’ında Necati Öden gibi katledildiği ortaya çıktı. Her iki cesedin de başında özel harekat polisi olduğu anlaşılan uzun namlulu silahlı kişiler görülüyordu.

• 4 Ocak 2016’da DBP Parti Meclisi üyesi Seve Demir, Özgür Kadın Kongresi çalışanı Fatma Uyar ve Silopi Halk Meclisi Eş Başkanı Pakize Nayir ve onlara eşlik eden bir erkek Karşıyaka mahallesinden Yeşilyurt mahallesine geçmeye çalıştıkları sırada öldürüldüler.

• Seve Demir ile Fatma Uyar ve Pakize Nayir’in otopsi raporuna göre, 3 kadının cesedinde toplam 19 kurşun saptandı. DHA ‘nın haberine göre, Seve Demir’in cesedinde 11 kurşun, Pakize Nayir’in cesedinde 5, Fatma Uyar’ın cesedinde
ise 3 kurşun bulundu.

Pakize Nayır’ın yakınının beyanı: Mesleği kuafördü. Aynı zamanda HDP’de siyaset yapıyordu. Cudi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin de üyesiydi. Çalışmalarda aktif bulunurdu. Bir barış savunucusuydu. Pakize’yi ve yanındaki diğer kadınları infaz ettiler. Pakize, olay günü Yeşiltepe mahallesinde ikamet eden teyzesinin evindeydi. Devlet anonslarla “mahalleyi boşaltın” diyor. Pakize ve yanındakiler Yeşiltepe’den Ofis’e güvenli mahallelere geçmek istemişler. Üçü de silahsız
kadın. Güvenli geçiş için menfezin altından geçiyorlar. Bu esnada Seve Demir yaralanmış. Milletvekillerini arıyorlar. Vekiller üzerinden Bakanlıkla, Emniyetle görüşmeler yapılıyor. Devlet yetkililerine yerlerini bildiriyorlar. Bu yer bildiriminden sonra ateş ve top atışları burada yoğunlaşıyor. Saat 21.00’den saat 00.04 e kadar orada kalıyorlar. Saat 0.04 dolaylarında üçü de infaz ediliyor. Kanalın içinde üç kadın da öldürülüyor. İnfaz ediliyorlar… Geçtikleri yerden daha önce de siviller beyaz bayrak alıp geçiyorlardı. Bu bölge sivillerin güvenli geçiş bölgesidir. Bunu devlet çok iyi biliyor. Aynı gün cenazeleri alındı. Cenazeler Şırnak’a gitti, oradaki akrabalar gidip cenazeleri gördüler… Yasak nedeniyle cenazeler buraya getirilemedi.
Cenazeler orada defnedildi. Buradan, Silopi’den ailesi sokağa çıkma yasağı nedeniyle cenazeye katılamadı.

Silopya- 2016

• Aralık 2015 sürecinde ilan edilen sokağa çıkma yasağı 18.01.2016 tarihinde kaldırıldı. Yasağın kaldırılmasından sonra Silopi’de hasar tespit çalışması yapıldı. Bu çalışmaya
göre;
• 69 adet yıkık durumda yapı; 147 adet ağır hasarlı, yıkılması gereken riskli yapı; 72 adet kısmen onarılabilir orta hasarlı yapı; 125 adet az hasarlı yapı tespit edildi. Merkezi hükümet tarafından Barbaros, Başak, Cudi, Karşıyaka, Şehit Harun Boy, Nuh, Yenişehir ve Yeşiltepe mahalleleri hakkında 6 Mart 2016’da “Acele Kamulaştırma Kararı” çıkarıldı. Hasar tespit çalışmasından sonra da kentte yıkıma devam
edildi. Silopi’de göç etmek zorunda bırakılan aileler Van, Batman, Antep, Mersin ve Adana’ya göç etti.

Hayvanların durumuna bakın bizim neler
yaşadığımızı anlarsınız. Nasıl delirmediğimizi biz de bilmiyoruz.

Evimizi yıkmaya gelmişlerdi yalvarırım yıkmayın
dedim. Ben bu evi yapmaya başladığımda saçlarım
simsiyahtı bitene kadar saçlarımda siyah tel kalmadı.
Allah rızası için yapmayın dedim oğlum yapmayın…
Mesela şimdi panzer üstümüze doğru gelse biz görmesek çekilmesek ezip geçer yani.

Panzer geldi. Oğlum yapmayın bak benim kızım özürlü bu tür kalabalıklar ona iyi gelmiyor, yapmayın dedim. Teyze anlamıyorum dedi. Sonra kepçedeki çocuğu çağırdım o söyledi ona. Çocuğu dövdüler. Kızımı dövme dedim. Baktım ‘ben de özürlüyüm, benim de raporum var’ dedi. Özürlü kızımı dövdüler, ayağını kırdılar gözlerini morarttılar. Caddenin üstünde polis yaptı. Kızım dört kere bayıldı orda. Evi yıktılar, öyle kızım anne anne diye ağladı, gözleri görmüyordu artık, kan dolmuştu.
Amcamın oğlu var şehit olan onun evine gittim, onlarla polise gittik. Polis o döven bizden değildi,
polis kıyafeti giymiş birisiydi dedi. Örtpas etmeye çalışıyordu… Sonra kızım demiş siz bizim evimizi yıkıyorsunuz, hakaret etmişler. Ben de savcı da gelsin, polis de gelsin bu kızı tek başına bir odaya koyun, saatlerce bir şey anlatın, anlarsa bir şey demeyecem, kız özürlü yani dedim. Neyse mahkemem altı ay sürdü, mahkememi de iptal ettiler. Zaten korkuyoruz, devlet bizimle uğraşıyor. Eşimi devlet kaybetmiş hala ne istiyorlar. Bu beşinci evimiz, kızımın bağırması yüzünden psikolojik sorunları olmuş ondan. Yani ne kadar rezillik varsa gördük ortada kaldık görmediğimiz şey kalmadı yani.

Silopya- 2016

Ben eskiden gece olunca kapının önüne yatağımı serer, gece boyunca yıldızları izler, öylece dışarıda uyurdum. Ancak şimdi kapımı açmaya bile cesaretim yok.

Tanık: Biz komşumuzun bodrumuna sığınmıştık. Ancak annemle beraber arka bahçeden dolanıp hayvanlarımıza yem vermeye gittik. Sonra annem tek başına sokağın başındaki markete kardeşime süt almak için kapının önüne çıkınca keskin nişancılar tarafından hedef alındı ve vuruldu. Yengem ve babamın yardımıyla annemi içeriye çektik. Sonrasında evde kalma durumumuz olmadığı için tekrar bodruma sığınmak zorundaydık. Kendi imkânlarımızla sedye tarzında bir şey yapıp ucuna ip bağladık, cenazemizi üzerine bırakıp ipin ucunu komşulara attık ve onların yardımıyla bodruma tekrar döndük. Annemin cenazesiyle 6 gün aynı yerde kaldık. Küçük kardeşim annemin cenazesinin olduğu odanın kapısını çalıyor ağlıyor kapıyı aç diyordu. O günden sonra ben kendim hiç uyuyamadım kardeşim ise
gece uyuyan kadınların yüzlerine sırayla dokunuyor annemi arıyordu. 6 günün sonunda cenazemizi ucuna ip bağladığımız sedyeyle camiye ulaştırdık. Cenaze oradan devlet güçleri tarafından alınıp Şırnak Devlet Hastanesi morguna otopsi için götürülmüş, oradan da Habur’daki soğuk hava deposuna gönderilmiştir. Sonrasında bizden habersiz annemi gömmüşler. Mezardaki, annem mi değil mi bilmiyoruz. Uğraşlarımızın hiçbirine cevap gelmedi ve biz hâlâ annemin mezarına gitmedik.²⁰

Tanık: Güvenlik güçlerinin evdeki sert hareketi üzerine biraz yumuşak olmalarını söyledim. Bana (evdeki kadınları kast ederek) “şu an tecavüz edebilirim, öldürebilirim, alıp
götürebilirim, bunlara yetkim var” dedi.²¹

20 Silopi ve Cizre’de Sokağa Çıkma Yasağı Süresince ve Yasak Kalktıktan Sonra Geri
Dönüşlerde Kadın ve Çocukların Yaşamış Olduğu Psikososyal Süreçlere Yönelik Araştırma Raporu, GABB, Mayıs 2016

21 MAZLUMDER Şırnak İli Silopi İlçesi İnceleme ve Gözlem Raporu, 04.02.2016

Taybet Ana
Dayika Taybet- Silopya- 2016

Vurulduğu yerde bedeni 7 gün boyunca kalan Taybet İnan’ın oğlunun, annesinin ardından yazdığı satırlar:
Annem ilk vurulduğunda, haber verdiler koştuk, biz daha varmadan amcam gitmek istemiş onu da vurmuşlar. Gittiğimde amcamı taşıyordu komşular, annem dedim sokakta kaldı dediler, ben gitmek istedim tuttular, ağladım ağladım ağladım… Annem sokağın ortasında kaldı öylece önce belli belirsiz
kıpırdıyordu, sonra saatler geçtikçe hareketleri azaldı… Kimi aramadık ki vekilleri, kaymakamı, valiyi, dedik çeksinler şu kargaları öldü ölmesine de cenazemizi alalım…
Annem ne hissetti acaba, canı çok yandı, yanmıştır… Biz sevgi nedir hiç dile getirmezdik, ama bir sarılması vardı dünyaya değerdi, binlerce söz gelse anlatamazdı o sevgiyi…Annem tamı tamına 7 gün sokakta kaldı… Hiçbirimiz uyuyamadık, köpekler gelir, kuşlar konar diye, o orada yattı biz 150 metre ilerisinde öldük…Bir insan bir insana ne kadar acı çektirebilirse devlette bize 7 günde bunu yaptı. 7 gün tam 7 gün annenizin cenazesi sokak ortasında kalsın… İnsan çok iyi olamıyor, insan kalamıyor… Annemin elleri kaskatı olmuş ve öyle sıkmış ki eşarbını belli ki canı hayli acımış, öptüm ellerinde helal et hakkını diye ama… Kanı kurumuş annemin, elleri, yüzü ki yüzü düşerken toprak olmuş, elbiseleri kandan ıslanmış sonra kurumuş, sonra taş olmuş annemin… Kokusu gitmiş, toprak ve kan kokuyor annem, saçları sertleşmiş, kirlenmiş, annemin canından can almışlar Allah’a inananlar! Gözleri açık kalmış annemin, yüzü eve dönük, ayakları toplanmış bir takat gelsin diye belli ki çabalamış. Benim annem, siz benim annemi öldürdünüz, çocuklarınız var mı bilmiyorum sizin yoksa bile sahiplerinizin var, nasıl bir acı demeyeceğim zira ağır… 7 gün benim annem 7 gün kara kış soğuğunda kaldı, en acısı kaç saat yaralı kaldı bilememek, keşke diyorum hemen ölmüş olsa. Siz benim annemi öldürdünüz.

// BÎRGEH

.................................

// Sosyal Medya Hesaplarımız

Sepet (0 ürün)
^